8 Şubat 2011 Salı

İmece

                                                  Foto 'Türkiye Gazetesi'

Köyde herkes kısıtlı zamanda soğuklar bastırmadan işini bitirmek isterdi.
Yardımcısı çok olanlar şanslıydı herkes bir iş bölümü yapar,
işler çarçabuk halledilirdi.
Yardım edecek kimsesi olmayanlara ya da işi diğerlerine göre daha çok olanlara
ise imece usulü yardım edilirdi.
Birkaç kişi kararlaştırılan bir günde bir araya gelir el birliği ile sıra kimde
ise o kişinin işleri bitirilirdi.
Yapılan bu yardım karşılıksızdı, yani kimseye para ödenmez sadece yemek verilirdi.
O kişinin maddi durumuna göre hazırlanan yemek hep beraber yenilir,
sohbetler, şakalar eşliğinde çaylar içilir, gölgede dinlenilir daha sonra
işlere kaldığı yerden devam edilirdi.
İmece usulü bazen tarladaki ekinler toplanır, bazen peynirler yapılır, bazen kışlık bulgurlar, unlar, bazen de düğün yemeklerini hazırlanırdı.
Tatlı bir telaş ile batan güneş ile yarış halinde olurdu herkes.
Sonra zaman ilerledi köyden şehre geldik.
Bu defa küçücük mahallelerde komşumuza ya kömürünü taşırken,
ya halısını yıkarken, ya evine boya badana yaparken,
ya konservesini kaynatırken yardım ettik.
Şimdilerde ise kimse bunları beraber yapmıyor herkes başının çaresine bakıyor.
Bundandır sanırım komşuluklarda bitti,
çünkü kimsenin kimseye ihtiyacı kalmadı.