Benim suçum yok, öğrencilik ile ilgili bir şeyler yazınca devamı
çorap söküğü gibi geldi.
Özellikle biz kız öğrencilerin için bitmez bir çilesiydi saç konusu.
Saçlar ya iki yandan ayrılarak örülecek, ya da tek örgü yapılacaktı.
Rengi bile okul yönetimi tarafından kararlaştırılan siyah bir toka ile tutturulacak,
gün içinde bozulursa düzeltilecekti.
Atkuyruğu yapmak hele de açık bırakmak söz konusu bile olamazdı.
Olurda asi biri çıkıp buna cesaret ederse ya velisi okula çağrılır,
ya da en sert şekilde tüm sıranın önünde uyarılırdı.
Tüm bu baskılardan bıkıp saçlarını kısacık kestirenler ve
böylece rahat edeceğini sananlar yine de kurtulamazdı.
Onlarında arkalarından mutlaka bir defa öğretmen
‘saçlar ya örülecek ya da kesilecek’ diye bağırırdı.