Sabahları sokaklar hala ıssız...
Bazen vakitsiz uyanmış tek başına ne yapacağını bilemeyen bir kaç
çocuğa rastlıyorum.
çocuğa rastlıyorum.
Bazen belli ki yine erken kalkmış annesinin sabahın serinliğinde hava alsın
diye dışarı çıkardığı yine annesinin kucağındaki bebeğe.
diye dışarı çıkardığı yine annesinin kucağındaki bebeğe.
Yaz ve daha sabahın ilk saatlerinde havanın çok sıcak olması nedeni ile şimdilerde yürüdüğüm sokağı değiştirdim.
Eskisine göre daha gölgeli, bahçeli evlerin bahçesinde çiçeklerin, ağaçların olduğu bir sokaktan yürüyorum.
Çok zenginim, bir yazlık bir de kışlık sokağım var...
Sokağın başındaki boş alan bir gün gördüğümde otlarından temizlenmişti,
daha sonra bir şeyler ekildi, sonra ki bir kaç gün kargaları oradan tohumları
çalarak kahvaltı yapmaya çalışırken gördüm.
daha sonra bir şeyler ekildi, sonra ki bir kaç gün kargaları oradan tohumları
çalarak kahvaltı yapmaya çalışırken gördüm.
En son dikkat ettiğimde sahibi kargalar için zamane bir korkuluk yapmıştı.
Üşenmemiş çok sık aralıklarla poşet bağlamıştı yerde ki tahta parçalarına.
Ama kargalarda zamane kargası nede olsa onlarda da hiç korkmuş gibi
bir hal yoktu...
Üşenmemiş çok sık aralıklarla poşet bağlamıştı yerde ki tahta parçalarına.
Ama kargalarda zamane kargası nede olsa onlarda da hiç korkmuş gibi
bir hal yoktu...
Neyse, tohumlar nihayet yeşerdi de kargalara sabah kahvaltısı olmaktan kurtuldular.
Benim tahmin ettiğim gibi mısır ekiliymiş orada.
Geçen sonbaharda son günlerine yetişmiştim mısır hasadının.
Bu sene daha erken gördüm onları, artık yanlarından geçerken ben
sizin tohum olduğunuz zamanları biliyorum diyebilirim.
Bu sene daha erken gördüm onları, artık yanlarından geçerken ben
sizin tohum olduğunuz zamanları biliyorum diyebilirim.