İlk okuduğum kitaplar birçok kişi gibi Cin Ali serisinden kitaplardı.
Okumayı öğrenince öğretmenimiz söylemiş,
babam da hemen ertesi gün ilçeden alıp getirmişti.
Babamın onları getirdiği gün hala aklımdadır.
Uzun bir süre çok severek okumuştum...
Ama bir zaman sonra bana yetmemeye başlamışlardı.
Ders kitaplarımda ise sadece çizgiler vardı.
Ama abilerimin kitapları daha ilginçti, kısa kısa hikâyeler, şiirler,
resimler vardı sayfalarında.
Onları okumak daha güzeldi.
Sonra biraz daha büyüyünce ders kitapları da yetmez olmuştu.
Bu defa abilerim bana sadece hikâye, roman kitapları,
ben de ilkokuldaki küçük kitap dolabımızdan kitaplar almaya başlamıştım.
Ortaokulda ve lisenin ilk yıllarında ise birçok klasiği bitirmiştim.
Lisede son yılda, hem dersler, hem staj, hem sınav hazırlığı sırasında
kitap okuyamaz olmuştum.
Üniversitede ise kütüphaneden aldığım kitapları,
eve gidemediğim hafta sonlarında okur,
onlarla oyalanırdım.
Şimdilerde ise çok fazla okuduğum söylenemez,
hatta eski ile karşılaştırıldığında hiç okumuyorum bile denilebilir.
Ama ara sıra eski bir arkadaşla karşılaşıp da, eskilerden söz eder gibi
en sevdiğim kitapları ara ara elime alıp,
aklımda kalan sayfalarından en sevdiğim bölümleri okuyorum...
O kadar.